Tuncel Kurtiz’in İsveç serüveni…

Tuncel Kurtiz’in az bilinen bir de İsveç serüveni var..
12 Mart 1971 darbesinden sonra geldiği İsveç’te, kimi siyasi sığınmacılar gibi günlük, bireysel sorunların tutsağı olmadı. Sonu çürümeye, yozlaşmaya varan yalıtılmış bir yaşamı seçmedi. Bir çocuk gibi yerinde duramayan, İsveç’in ona sunduğu yumuşak minderin rahatlığına alışmamış bir yaşam sürdürdü.
İsveç’e o yıllarda gelmiş, sanat ve kültüre birazcık bulaşmış kime sorarsanız, mutlaka size Tuncel Kurtiz’le ilgili anlatacağı bir şeyleri vardır…
Kurtiz, Stockholm’e geldikten sonra, İsveç Radyosu Türkçe yayınlar servisi program yapımcısı ve sunucularından Gönenç Ertem (Kurtiz)’le evlendi. 1971 yılından önce Ankara’da kurulan ve Türkiye’nin bir çok yerinde ”Pir Sultan Abdal””Devri Süleyman” ve ”Teneke” gibi oyunları sergiledikten sonra 12 Mart darbesiyle kapatılan Halk Oyuncuıları (ho) adlı tiyatro topluluğunu Stockholm’de yeniden kurdu. Ayşe Emel Mesçi ile birlikte yeni oyunlar sergilediler.
Tuncel Kurtiz, 20 yılı aşkın bir tiyatro ve sinema geçmişine, Tunç Okan’ın ”Otobüs” filmiyle yeni bir aşama kaydettirdi. ”Otobüs”, İsveç’e kaçak işçi olarak getirilen köylerinden başka yeri görmemiş bir otobüs dolusu insanın Stockholm’un ortasında yapayalnız bırakılmalarını anlatır. Türkiye’de uzun yıllar yasaklı kalan film, Tuncer Kurtiz’e yeni bir çalışmanın kapılarını araladı. O günlerde Stockholm’de, Konya, Kulu doğumlu Hasan Gül ile tanıştı, onun yaşamından yola çıkarak senaryosunu Nurettin Sezer’le birlikte yazdığı ‘‘Gül Hasan” filminde oynadı. Film, 1981 yılında Antalya Altın Portakal Film Festivalinde ”En iyi senaryo”ödülünü aldı. Filmin hazırlık aşamasının canlı tanıklarından Gazeteci Abdullah Gürgün, ”Gül Hasan”ın ortaya çıkışını şöyle anlatıyor:
”Yaşayan bir film kahramanı olan ‘Gül Hasan‘ın asıl adı Hasan Gül‘dür. Ben, Hasan’ı, bir yakın arkadaşım aracılığıyla tanıdım. Hasan, Konya, Kulu’lu bir terziydi. Stockholm’e 1960’lı yıllarda geldikten sonra bir terzi atölyesi açmış, matrak bir arkadaştı. Giyim, kuşamdan pek anlamayan ”İsveçli köylülere”’ giysi dikerek bol para kazanıyordu. Tuncel Kurtiz, Hasan Gül’ü kısa sürede keşfetti. Onun yaşamından yola çıkarak ”Gül Hasan” filmini yaptı..”
”Gül Hasan”, Tuncel Kurtiz’in kamera arkasına geçerek çektiği uzun metrajlı bir filmdi. Kurtiz, bu filmle, içinde yıllarca oyuncu olarak çalıştığı sinema sektörünün çarklarını, dişlilerini ve çirkinliklerini perdeye aktardı. Dolandırıcı bir yönetmen, para karşılığında filmde oynatma sözü verdiği Avrupa’daki bir gurup Türk’ü kandırarak paralarını aldıktan sonra ortada bırakarak kayboluyor.. Ancak, kendi adını alan filmde oyuncu olarak da rol alan ”Gül Hasan” (Hasan Gül)’ün film gibi yaşamı ondan sonra da sürüyor. Hasan Gül, Stockholm’deki terzi atölyesini satarak cebine koyduğu paralarla İstanbul’un yolunu tutuyor. Amacı, Yeşilçam’a kapağı atmak, tırmanmaya başladığı şöhret basamaklarından yükselmek ve ünlü bir sinema oyuncusu olmaktır. İstanbul’a gittikten sonra Hasan Gül’den bir daha haber alınamıyor. Onu, Beyoğlu meyhanelerinde tek başına demlenirken gördüklerini söyleyenler oluyor. Ancak, bu savlar kanıtlanamıyor. Hasan Gül, yitip gidiyor; imi, timi bellisiz oluyor. Hasan Gül yeniden bulunsa, herhalde daha sonraki yaşamından yeni bir ”Gül Hasan’‘ filmi çıkar….
Tuncer Kurtiz, Stockolm’de yaşadığı yıllarda birçok İsveç dizisi ve filmlerinde rol aldı.
”Saç” adlı bir de belgesel çekti. Belgeselde, Anadolu’da yaşayan genç kızların binbir emek ve özenle uzatıp ördükleri saçlarını geçim sıkıntısı nedeniyle kesip peruk ticareti yapan kişilere nasıl sattıkları anlatılır..
Kurtiz, Stockholm’de her yıl düzenlenen Nazım Hikmet’i anma gecelerinin baş şiir okuyucusuydu. Mazlum Kiper’le karşılıklı okudukları şiirlerle, izleyicilere hüznü ve coşkuyu birlikte yaşatırlardı.
Tuncel Kurtiz, Den Frusna Leoparden:(Donuk Leopard), Skyddsängeln: (Koruyucu Melek), Livsfarlig: ( Yaşamsal tehlike), Täcknamn Coq Rouge:( Kod adı Coq Rouge), Vägen till Gyllenblå: (Gyllenblå yolu) ve Kalabaliken i Bender: (Bender’de kargaşa) adlı İsveç televizyon dizileri ve filmlerinde rol adı.
”Çılgın Türk” Turgut Özakman ve Tuncel Kurtiz ”usta” yı saygıyla anıyorum..
Please follow and like us:
Pin Share

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın