YOKSULLUK

Yoksulluk, ekonomik durumun iyi olmaması nedeniyle açlık ve benzeri problemlerle karşı karşıya kalma durumudur. Dünya üzerinde yaşayan insanlar maalesef eşit ekonomik durumlara sahip değildirler. Kimi insanlar zenginlik içinde şatafatlı ve lüks bir yaşam sürdürürlerken, kimileri yiyecek ekmek bulamamakta ve açlık çekmektedirler, hatta bazıları ölümle pençeleşmektedirler. Dünyanın çeşitli bölgelerinde insanların gerçek bir açlık problemi ile karşılaştıkları, bu yüzden açlıktan, yoksulluktan can verenlerin olduğu bilinen bir gerçektir.

Yoksulluğun çeşitli nedenleri vardır. Çoğu zaman iklim şartlarından dolayı kıtlık yaşanmakta; bazen bazı bölgelerde dengesiz paylaşım ve insanların kapitalist sistem tarafından aşırı sömürülmesinden dolayı azınlık servetine servet katıp karunlaşırken emekçiler yoksulluğun pençesine terk edilmektedir. Bundan dolayı insanlar fakir düşmekte, ihtiyaçlarını gideremez hale gelmektedir.

Çok nadir olarak kişinin kendisi yoksulluğunu hazırlamaktadır. Örneğin iş olduğu halde tembelliğe vurup çalışmayan bir insanın yoksulluk içinde boğulması kaçınılmazdır. Yazın gölge hoş olunca kışın çuval boş olur.

Devletler de insanlar gibi ülkenin zenginliklerinin olabildiğince dengeli paylaşımını sağlamazsa, ülkenin zenginliklerini yandaşlarına peşkeş çektirirse, israf politikası uygulanırsa elbette devletler ekonomik olarak güçsüz olurlar ve başka devletlerin güdümüne girerler.

Dünya çok boyutlu yoksulluk endeksinin 2019 raporuna göre dünya nüfusunun yüzde 23’üne denk düşen 1.3 milyar insan yoksulluk içinde yaşıyor. Dünya nüfusunun dokuzda biri açlıkla mücadele ediyor. Uluslararası yardım kuruluşu Oxfam’ın 2018 verilerine göre dünya nüfusunun yüzde 1’lik kesiminin küresel servetteki payı yüzde 82’dir.

Yoksulluk ve açlığın ne kadar korkunç olduğu gün gibi aşikardır. Dünya devletleri el ele vererek güçbirliğiyle bu sorunu çözmek zorundadırlar.

Yoksulluk utanılacak bir şey değildir. Bazen tüm çabalarımıza rağmen elimizde olmayan sebeplerden dolayı yoksul kalabiliriz. Ancak durum ne olursa olsun, doğru yoldan ayrılmamalı, gerektiğinde kuru bir ekmekle idare ederek yılmadan, usanmadan çalışmalı, emek örgütü olan sendikalarda örgütlenerek haklarımızı söke söke almalıyız. Yoksulluğu yenmenin yolu örgütlenerek hak mücadelesi vermekten geçiyor.

İsmail Cömertoğlu 23 Haziran 2020